Meme kanseri tedavisi | Op. Dr. Bekrhan Savaşçın
Meme kanserlerinin tedavisinde yıllar geçtikçe inanılmaz başarılar elde edilmektedir. Ama bu başarıların temel nedeni meme kanserinin nedeninin, yapısının, davranış tarzlarının giderek çözülmesine ve buna yönelik tedavilerle başarı sağlanması önemli bir kriterdir. Dolayısıyla meme meme kanserinin tedavisini tek bir başlık altında değerlendirmek mümkün değildir. Meme kanseri tanısının öncelikle adım adım konulup ona yönelik tedavinin bir çok disiplinli bir merkez tarafından yapılması başarı şansını yükseltecektir. Memede kitle varsa buna yönelik yapılan ultrason mamografi veya MR değerlendirmeleri sonrasında bu kitlenin risk durumunun radyologlar tarafından konuşulan, bilinen bir de bir sistem içinde değerlendirilmesi ve buna yönelik iğneyle ya da trukat dediğimiz kalın iğneyle örneklerin alınıp bunların değerlendirilmesi ilk adımdır. Bu adımın sonunda eğer meme kanseri tanısı konmuşsa o zaman kitlenin çapı kitlenin memeyle oranı koltuk altındaki lenf bezlerinin varlığı bunların risk derecesi de ikinci soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğer küçük bir meme kanseri var ve koltuk altında riskte herhangi bir şey yoksa ilk tedavi metodu cerrahi olabilir. Ancak kanserin türü, boyutu, koltuk altındaki lenf bezlerinde tutulumu cerrahi öncesi tedavi seçeneklerini de önümüze koymaktadır. Burada yapacağımız yol, cerrah ve onkoloji uzmanlarının radyologlarla birlikte ortak değerlendirme sonucunda ortaya çıkacaktır. Şimdi burada önemli olan şudur. Eğer erken dönemde tanınmış bir meme kanseri varsa erken dönemde tanık olmuş, erken yakalanmış bir meme kanseri varsa meme dokusunu alınmasına bile gerek olmayabilir. Meme koruyucu cerrahi dediğimiz memenin bir bölümünü alarak bunu ameliyat esnasında değerlendirmede güvenli sınırdan çıkartıldığını sağlayarak ve buna ışın tedavisi ekleyerek son derece başarılı sonuçlar elde etmek mümkündür. Burada yapmamız gereken ikinci nokta ise meme kanseri varlığında koltuk altındaki lenf bezlerinin değerlendirilmesinin gerek teknik radyolojik değerlendirmelerle gerekse ameliyat esnasında yapacağımız birtakım ek müdahalelerle değerlendirilmesidir. Bir takım boyalarla ya da bir takım ışınlı özel toplarla yaptığımız girişimler sonrası koltuk altındaki lenf bezlerini ameliyat esnasında değerlendirmemiz buralarda tümörün varlığı halinde koltuk altındaki lenf bezlerine yönelik cerrahi girişim gerektirmektedir. Eğer bu değerlendirmede ameliyat esnasında koltuk altındaki lenf bezlerinde herhangi bir sıçrama görmüyorsak bu lenf bezlerinin alınmasına gerek olmayabilir. O halde bir baş temel başlık altında değerlendirecek olursak erken evrede küçük bir meme tümörünü meme dokusunun tamamını almadan çıkartılabiliriz. Yine bu esnada koltuk altındaki lenf bezlerini değerlendirip buralarda bir sıçrama yoksa koltuk altındaki lenf bezlerini olmadan ameliyatı tamamlayabiliriz. Memeye dokusunu almıyorsak tamamını çıkartmıyorsak bir ışın tedavisiyle bunu sanki memeye almış gibi bir koruma şekline dönüştürebiliriz. Bunun dışında memeyi almamız gerekiyorsa uygun bir vakaysa meme dokusunu alıp meme cildini bırakıp ameliyat esnasında içine protez koymayı deneyip böylece hastayı meme dokusu kaybolmadan ameliyattan uyandırmak memesi kaybolmadan ameliyattan uyandırmak mümkün olmaktadır. Yine bunu yapmak için cerrahın radyo radyoloğun, onkoloğun, radyasyon onkoloğunun ortak değerlendirme şarttır. Meme dokusu alındığında bile memenin içine bir takım ek protezler koyup bu protezlerle daha sonrasında memeye ek meme yapma, protez meme yapmak mümkün olmaktadır. Yine bazı vakalarda cerrahi öncesi büyük tümörlerde, koltuk altına yayılmış tümörlerde cerrahi öncesi birtakım tedavilerle önce tümörü küçültüp, sonra meme koruyucu, cerrahiler yapmak mümkün Dolayısıyla her meme kanserine direkt ameliyat demek mümkün değildir. Bu kanserleri mutlaka bir multidisipline yani çok merkezli bir değerlendirmeyle değerlendirip ameliyat tekniğini ona göre sıralamak ve böyle bir tedavi yapmak ideal seçenektir. İstediğimiz bir mm onkoloji cerrahı olarak istediğimiz temel şey iyi bir merkezde bu kitlenin değerlendirilmesi ve tedavi seçeneğinin bu şekilde sınır hızlandırılması şarttır. Bu hayatta kalmak için de olmazsa olmaz koşulumuzdur.