Dalak tümörü nedir? | Op. Dr. Berkhan Savaşçın

Dalak tümörleri, genellikle nadir görülen hastalıklardandır. Dalakta, beklendiği gibi, karında kendi dokusundan gelişen ve tıpta "primer tümör" dediğimiz tümörler hemen hemen hiç görülmez. Dalak tümörlerinin büyük bir kısmı, başka hastalıklara bağlı olarak gelişen tümörlerdir. Bunların başında, diğer organlardaki tümörlerin dalağa sıçraması (metastaz yapması) ile ortaya çıkan tümörler gelir. Benzer şekilde, bazı kan kanserleri de dalak tümörlerinin nedenleri arasında yer alabilir.

Bunun dışında, dalağın iyi huylu tümörleri de vardır. Bazı paraziter hastalıklar, dalakta kist ve benzeri oluşumlara yol açabilir. Örneğin, hemanjiom gibi kan damarlarından kaynaklanan tümörler veya dalak dokusundan köken almış diğer iyi huylu tümörler görülebilir. Ancak, kanser şeklinde nitelendirdiğimiz dalak tümörleri çok nadir görülür. Dalak tümörlerinin tedavisinde cerrahi müdahale gereklidir, ancak bundan daha önemlisi, doğru tanının konulmasıdır. Dalak tümörleri genellikle belirti vermediği için tanı konulması zor olabilir ve çoğu zaman bu tümörler, ileri aşamalarda fark edilir. İnsanlar, dalak tümörlerini genellikle dalak büyüdüğünde, karın ağrısıyla ya da başka hastalıklar nedeniyle yapılan kontrol tetkiklerinde fark ederler.

Dalak tümörleri, iyi huylu veya kötü huylu şeklinde ikiye ayrılabilir. Kötü huylu dalak tümörleri, son derece nadir görülen tümörlerdir ve sıklıkları binde birden daha azdır. İyi huylu tümörlerin başında ise kist hidatik gelir. Bu tür kistler, daha çok karaciğerde görülür, ancak dalağı da etkileyebilir. Bu durum, parazitlerden kaynaklanan bir enfeksiyon sonucunda ortaya çıkar. Bunun yanı sıra, damarlardan köken alan hemanjiom türü tümörler de dalakta sıkça görülür ve iyi huylu tümörler arasında daha yaygındır.

Dalak tümörlerinin tanısında, ultrason, tomografi ya da MR gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. Elle muayene ile dalak tümörü tanısı koymak genellikle mümkün değildir. Ancak, şüphe duyulduğunda ek tetkiklerle dalak tümörleri tespit edilebilir. Dalak tümörlerinin tedavisinde ideal koşul, dalağın cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Özellikle kötü huylu bir tümör veya metastaz yapmış bir tümör söz konusu ise, dalağın tamamen çıkarılması gerekebilir. Dalağın çıkarılması sırasında, tümörün karın içine yayılmamasına özen göstermek önemlidir. Dalak, günümüzde laparoskopik cerrahi (kapalı yöntem) ile de çıkarılabilmektedir. Laparoskopik cerrahide de açık cerrahide olduğu gibi tümörün yayılmasını önlemek için dikkatli olunması gerekir.

Dalak çıkarıldıktan sonra, kişi genellikle ciddi bir problem yaşamaz. Ancak, bazı mikropların vücutta daha büyük hasar yapmaması için bazı aşıların yapılması ve belirli tedavilerin uygulanması gerekebilir. Dalak tümörlerinin yarattığı en büyük risklerden biri de dalak yırtılmasıdır. Dalak, kanla dolu bir organ olduğu için, ana işlevi kandaki eskimiş ve yaşlanmış hücreleri yok etmektir. Eğer dalak büyürse ve kapsülü yırtılırsa, şiddetli kanamalara yol açabilir. Bu nedenle, dalak tümörlerinde tanı konulduktan sonra, eğer tedavi için uygun şartlar mevcutsa, dalağın çıkarılması altın standarttır.